GÜNÜBİRLİK TUR

İSTANBUL TURU - 4

ÇENGELKÖY – BEYLERBEYİ SARAYI – KUZGUNCUK – ÇAMLICA TEPESİ – ÇAMLICA CAMİ – KADIKÖY ÇARŞI – BAĞDAT CADDESİ

Özel Tur: Kız Kulesi  

TURLAR SAYFASINA DÖN
Sabah saat 08.00’de konaklanan otel önünden ya da merkezi bir konumdan misafirler alınıp tura başlanır. 

Çengelköy’de Tarihi Çınar’ın altında denize kenarında kahvaltımızı yapıyoruz. 90’lardan sonra bugünkü halini alan Tarihi Çınaraltı Çay Bahçesi sadece geçmişin hatırasını taşımakla kalmadı. Komşusunun iş yapmasını da önceleyen esnaf kültürünü de devam ettiriyor. Tarihi Çınaraltı’nın misafirleri -evet müşterileri değil misafirleri- dışarıdan aldıkları yiyeceklerle buraya gelebiliyor. Hizmet odaklı yaklaşımlarında tütün mamulleri kullanmayanların sadece kapalı alana sıkıştığı bir yaklaşımı tercih etmedi. Mekanının en güzel köşesi dumansız hava sahası olarak kullanılıyor.

Beylerbeyi Sarayı. İstanbul'un Üsküdar ilçesinde bulunan yazlık bir Osmanlı sarayıydı. Günümüzde müze olarak kullanılan Beylerbeyi Sarayı, kendisine bağlı çeşitli yapı ve diğer unsurlardan oluşan bir kompleksin parçasıdır. Adını, bulunduğu Beylerbeyisemtinden alır. Osmanlı Padişahı Abdülaziz'in talimatıyla, 1863-1865 yıllarında, Sarkis Balyan 'ın mimarlığında inşa edilmiştir.

Kuzguncuk. Kuzguncuk, İstanbul'un Anadolu Yakası'nda yer alıyor. Üsküdar 'a bağlı bir semt olan Kuzguncuk, Paşalimanı ile Beylerbeyi arasında kalıyor. Buranın eski adının “Hrisokeramos” olduğu ifade ediliyor. Bu ad 'Altın kiremit' anlamına geliyor. II. Iustinos tarafından yaptırılan çatısı altın yaldızlı kiremitlerle kaplı bir kilise nedeniyle buraya bu ad verilmiş. Bir diğer görüşlere göre de eskiden “Kosinitza” adıyla anılan semtin, bu adının bozularak “Kuzguncuk” olduğu ifade ediliyor. Evliya Çelebi'ye göre ise II. Mehmed zamanında buraya yerleşmiş “Kuzgun Baba” adlı bir veliden ismini alıyor. Muhteşem atmosferi ve rengarenk evleri ile görülmeye değer bir yerdir. 

Özel Tur: Kız Kulesi: İstanbul Boğazı'nın Marmara Denizi'ne yakın kısmında, Salacak açıklarında yer alan küçük adacık üzerinde inşa edilmiş yapıdır. Kyzikos'taki deniz zaferinden sonra, MÖ 408'de Atinalı general Alkibiadis , muhtemelen Karadeniz'den gelen gemiler için Üsküdar'ın önündeki küçük bir kaya üzerine özel bir istasyon inşa etti. Üsküdar'ın sembolü hâline gelen kule, Üsküdar’da Bizans devrinden kalan tek eserdir. MÖ 24 yıllarına kadar uzanan bir geçmişe sahiptir. 

Sonraki durağımızÇamlıca Tepesi, Üsküdar‘da gezilecek yerler arasında en popüler olan yerlerden birisi konumunda. Üsküdar’ın yaklaşık 4 km. kadar sırtlarında 260 metrelik bir tepede bulunan Çamlıca Tepesi’nde muhteşem İstanbul manzarası eşliğinde güzel bir dinlence keyfi sürmek mümkün. Özellikle hafta sonu manzaralı güzel bir mekânda sabah kahvaltıları ve akşam yemekleri için çok ideal. Burada geçirilecek serbest zamanda yemek yenebilir, çay-kahve molası verilebilir. 

Sıradaki mekânımız Çamlıca Cami ve burada bulunan İslam Medeniyetler Müzesidir. Çamlıca Cami, Üsküdar'da yapımına 29 Mart 2013'te başlanan ve 3 Mayıs 2019'da açılışı yapılan cami, cumhuriyet tarihinin en büyük camisidir. 63 bin kişi kapasiteli ve 6 minareli cami 57 bin 500 metrekarelik alana sahiptir. Büyük Çamlıca Camisi Külliyesi'nde 10 bin metrekare kapalı alana kurulu, 15 tematik bölümden oluşan İslam Medeniyetleri Müzesi'nde 800'e yakın eser bulunuyor. Müzede, Hazreti Muhammed'in eşyaları ve temsili ayak izinin yanı sıra Kur'an-ı Kerim'in ilk nüshaları, Kâbe kapısı perdesi, Kur'an-ı Kerimler, Hacer'ül Esved ve Hırka-i Saadet mahfazaları ile Hilye-i Şerifler yer alıyor. Ayrıca müzede, Fatih Sultan Mehmet'in çocukluk defteri, Osmanlı dönemine ait paralar, padişah kılıç ve kaftanları, dervişlerin tespihleri, Türk dokuma sanatı örnekleri, mimari ve dekoratif eşyalar ile hüsnühat sanatından çini örnekleri ziyaretçilerin ilgisine sunuluyor. 

Buradan Kadıköy’ün meşhur Moda Çarşısı’na geçiyoruz. Burada misafirlerimiz aradıkları neredeyse herşeyi bulabilirler. Alışveriş, yemek, çay-kahve ve tatlıları ile meşhur bu çarşıda bol bol zaman geçirip dilerlerse alışveriş yapabilir, isteyen sadece gezip çarşının keyfini çıkarabilir. Sonraki durağımız meşhur Bağdat CaddesiBağdat Caddesi ya da kısaca "Cadde" İstanbul'un Asyakıtasında bulunan; Kadıköy Belediyesi sınırları içerisinde; Kızıltoprak'tan başlayarak Maltepe Belediyesi sınırlarındaki Cevizli’ye kadar uzanan ünlü bir caddedir.  Osmanlı İmparatorluğu döneminde; İstanbul'un fethedilmesinden de önce; Bizans İmparatorluğu'nu Anadolu'ya bağlayan bir yol olarak; ticaret kervanları ve ordular tarafından kullanılırdı. Osmanlı'nın İstanbul'u ele geçirmesinden sonra; Anadolu'ya doğru yapılacak sefer hazırlıklarını da günümüzde artık var olmayan ama isminde bir garı olan Haydarpaşa Çayırı 'nda toplanır ve hazırlanırdı. Bu vesile ile; Osmanlı Ordusu için de oldukça önemliydi.

Son durağımız Anadolu yakasının en meşhur restoranı olan Tavacı Recep. "En iyi iş bildiğiniz iştir, bildiğiniz işten şaşmayacaksınız.” der Recep Usta ve bildiği işi yaparken sanatsal yönünü de konuşturur. Restoranlarında birbirinden güzel lezzetleri sunduğu konuklarına yemek yerken kendilerini evlerinde hissettirecek konforu oluşturmayı ilke edinmiştir. Kullanılan gıda ve çeşitli malların kaliteli, hizmetin kusursuz olması kadar yemek yapılan ortamında bir o kadar kaliteli, hijyen olması konusunda taviz vermez Recep Usta.

Turumuz burada sona eriyor. Misafirlerimizi bir başka DEKAS TRAVEL seyahatinde keyifli zamanlar geçirmek umuduyla otellerine bırakıyoruz.

Fiyata dahil olan hizmetler

• Lüks Ulaşım ve Tüm Çevre Gezileri
• Tüm Otoban ve Otopark Ücretleri
• Zorunlu Seyahat Sigortası
• DEKAS TRAVEL Güvencesi 

Fiyata dahil olmayan hizmetler

• Müze, Ören Yeri ve Tüm Milli Park Girişi
• Alınacak Sabah Kahvaltısı ve Öğle yemekleri
• Molalar ve Ekstra Yiyecek, İçecek Harcamaları
• Kişisel Harcamalar  

FİYAT: 40  USD (Kişi başına ücrettir. En az 9 kişilik rezervasyonlarda geçerlidir) 

Özel VIP araçla Tur: 200   USD (Özel dizayn edilmiş Mercedes-Benz Vito-Sprinter araçlar)

GÖRSELLER